f7c849f2-0101-48db-a188-b74f67246675.jpg

Kadının Pop Hali - Dişi Sanat

Evrim Sekmen

12 yıl önce

Tuba Kurtulmuş, Burçin Ayebe, Bedri Baykam, Sevincy  ve Hülya Küpçüoğlu


Kadın sanatçılar 1980’lerde kavramsal sanata yeni boyutlar katmış, özgürlüklerini ve dişiliklerini tartışırak  bugünün kadın sanatçılarına izlek oluşturmuşlardır. Sanatı bu tarihsel çizgi üzerinde değerlendirdiğimizde bugün yapılan işleri  görmek daha anlamlı olacaktır. Piramit Sanat genç jenerasyon üç sanatçıyı 11 Mart’a kadar kendi yerinde ağırlayacak. Burçin Ayebe, Hülya Küpçüoğlu ve Sevincy ‘nin eserleri bu tarihe kadar izlenebilir.


protected virgin


Orada buluşamadıktan sonra


Mata Hari

Burçin Ayebe, sanatını oluştururken bir kavramdan yola çıkıyor. Biçim ve içerik bu bağlamda şekil kazanıyor. Sanatını kadın bedeni üzerinden  insanlara bir şey  anlatmaktan çok  onlara ipuçları vererek  kendi  hikayelerini açık ediyor . Tablolarda erotizm vurgusu var ama bu tuvalde sırıtmadan insanların gözlerini sokulmadan kendiliğinden yer alıyor. Tuval kullanımı minimalist ölçülerde izleyene derinlik duygusu veriyor figür espasın etkileyiciliğine yenilmiyor.
 

Kırmızı karlar altında Carla Bruni, eser:Hülya Küpçüoğlu

Sergide bugün ve geçmişle en yoğun derdi olan ressam Hülya Küpçüoğlu. Popüler kültür ekseninde Pera Palas’ta kalan  Greta Garbo, Mata Hari gibi ünlü isimlerle Deniz Çakır gibi günümüzün pop figürlerini bir araya getirmiş. Tarihsellikleriyle aynı potada eriyen bu pop işler yoruma açık olduğu kadar seyrede açıklar.  Kitch dediğimiz şey neyse aslında anlatılan tam da bu. Tüketim toplumunun tüketilen arzu nesneleri, pop kahramanları. Geçmişle bugün arasında giderken aslında bir anlamda zamansızlıkta yapılan vurgular arasında.



Belki amacı ve kurmak istediği estetik anlayış tamda bugünle örtüşse de yukarda bahsettiğimiz kadın tarihselliğinden izler bulamadığımız Sevincy’nin işleri katalog metninde belirttiği gibi bizi bu maddi dünyadan uzak tutmak yerine tam da o suni dünyanın içine sokup estetik bir haz almamıza engel oluyor.



Dişi sanat dediğimizde dişil özelliklerle dünyada var olma halini çağrıştırıyor. Bu yanlarını göz ardı etmeyen sanatçılar yaptıkları işlerle gündelik hayata farkındalık katmaya çalışıyorlar.  Birbiriyle bağdaşmayan işlerin bir araya geldiği sergide bu üç farklı kadın dünyasını ve onların kadın olma durumlarını gözlemlemek isteyen izleyici için yerinde bir tercih olabilir.


Yazan:Evrim Sekmen



En Çok Okunanlar